Menü Kapat

Çocuklara Yardımlaşmayı Nasıl Anlatabiliriz? Çocuklarda Yardımlaşma Duygusu

Yaşadığımız Güneydoğu illerini etkisi altına alan Kahramanmaraş depremi acısından sonra hepimizin evindeki en önemli gündem, depremde evleri zarar gören kardeşlerimize nasıl yardım edebiliriz oldu. STK aracılığıyla gönüllü olarak yollara düşenler, yardım kuruluşlarının çağrılarına kulak verenler, belediyelerde kolileme hizmetine koşanlar, marketlerde ihtiyaç listelerini tamamlayanlar, evinde kullanmadığı eşyaları paketleyenler… Yardım duygusunu herkesin içinde var. Peki bunu sürdürebilmek adına çocuklarda yardımlaşma duygusu oluşması için ne yapabiliriz?

Bugünleri atlatabilmenin tek yolunun “iyilik yapmak ve yardımlaşmak” olduğunu hepimiz yürekten hissediyoruz. Yaşadığımız derin üzüntüyü bir nebze olsun hafifletebilmek için yurdun dört bir yanından kadın, erkek, genç, çocuk demeden herkesin hayırda yarıştığına şahit oluyoruz. Gönlü geniş insanların yaptıklarını gözyaşları içerisinde seyrederken, “Ne güzel bir milletiz!” diyerek kalbimizde bir sıcaklık oluşuyor. Bunun tersi eylemlerde bulunan insanları görünce “Bu zamanda böyle şeyler mi düşünülür?” diyerek hayret ediyoruz.

Çocuklarda Yardımlaşma Duygusu Nasıl Olmalı?

Tam bu noktada kendimize hatırlatmamız gereken bir husus var. Hem “İyilikte yarışan” hem de “iyilik yapmaktan kaçan” insanlar bu toplumun içerisinde büyüdüler. Çocukların başkalarına yardım etme, şefkat gösterme, empati kurma gibi doğal eğilimleri vardır. Bunları zamanında korumazsak sadece kendini düşünen hatta başkasının acısını şaka malzemesi yapan çocuklar yetiştirmemiz kaçınılmaz olacaktır. Bundan dolayı ebeveynler olarak çocuklarımıza gönüllülüğü ve yardımlaşmayı küçük yaşlardan itibaren anlatmanın yollarını bulmalıyız.

Depremzede Çocuklar için Ne Yapabiliriz? Çocuklarda Yardımlaşma Duygusu Nasıl olmalı
Depremzede Çocuklar için Ne Yapabiliriz?

Kendi Hayatınızdan Örnekler Verin

Çocuklar kendilerine yetişkinleri rol model olarak alırlar. Bundan dolayı çocuklara kazandırmak istediğimiz bir davranışta ilk yapmanız gereken onlara iyi bir örnek olmaktır.

Paylaşacağınız eşyaları hazırlarken kullandığınız dile çok dikkat edin. “Bu zaten sana küçüldü”, “Bu oyuncakla oynamıyorsun”, “Buna ihtiyacın yok” ya da “Sana yenisini alırım” gibi cümlelerin kullanılması çocuklarda sevdikleri şeyi paylaşma duygusunu engeller. Yardım kolisini bir “atık kolisi” gibi zihninde kodlayabilir. Çocukların duygularını incitmeden, adım adım sevdikleri şeyleri paylaşma hususunda onları yüreklendirebilirsiniz.

Çocuklara yardımlaşmayı anlatırken nelere dikkat etmeliyiz?
Çocuklara yardımlaşmayı anlatmak neden önemli?

Yardımlaşma Duygusunu Hissetmelerine İmkân Tanıyın

Çocuklarınızla birlikte bir yardım kolisi hazırlayın. Yaşına uygun olarak ondan kutuya bir oyuncak koymasını ya da mektup yazmasını isteyebilirsiniz.

Eşyaların özenle hazırlayın, paketleyin. Bunları gören bir çocuk, başkalarına yardım etmenin incelikle düşünülmesi gereken bir süreç olduğunun farkına varır.

Çocuklar için özel paketler hazırlayın. Bu paketlere oyun hamuru, resim defteri, renkli kalem, tahta lego, yapboz, çocuk kitabı gibi çocukların yüzünü güldürecek malzemeler koyabilirsiniz.

Yardım hazırlanan merkezlere yaşı uygunsa çocuğunuzla birlikte gidin. Orada bir şeyler yapması için onları yüreklendirebilirsiniz.

Onları Gönüllülerle Tanıştırın

Çocukların her zaman bir “süper kahramanı” vardır. Yardım kuruluşlarında çalışan kişileri çocukların gözünde bir kahramana dönüştürebilirsiniz. Gönüllü insanların hikâyelerini onlarla paylaşın. Deprem mağduru insanlara yardım eden kurtarıcıların, madencilerin, itfaiyecilerin, doktorların, yardım kuruluşlarında çalışanların kısacası karşılıksız iyilik yapan herkesin ne kadar önemli ve kıymetli olduğundan bahsedebilirsiniz.

Yardım Kuruluşlarına Geziler Düzenleyin

Gezi Düzenleyebileceğiniz Yardım Kuruluşları Nelerdir?

Bu süreçte çocuklarla birlikte aşağıdaki yardım kuruluşlarına geziler düzenleyip onların yardımlaşma isteklerini arttırabilirsiniz:

Çocukların gönüllü faaliyetlerde bulunması aynı zamanda sahip oldukları imkânlar için mutlu ve memnun olmalarını da sağlar. Anlayışlı, nazik ve yardımsever çocuklar yetiştirebilmenin en kalıcı yolunun gönüllü hizmet olduğunu unutmayalım. İçinde bulunduğumuz bu acı süreci çocuklarımız için güzel bir alışkanlığa dönüştürelim.

Bir önceki yazılarımızda depremin yaralarını sarmak için neler yapılabileceğini ve çocuklara depremin nasıl anlatılması gerekildiğini yazıya almıştık. Yazılara ulaşmak için bağlantılara tıklayabilirsiniz.

İlgili Yazılar